Ordu görmemiş bozkırında destanların
Kervan geçse ne olur ve kuşlar uçsa
Rüyaların biri bitince öteki başlar deliksiz uykusunda taşın toprağın
Anılar karışık düzen sıralanmıştır sipahi belleğinde
Hayaller çöker kurulur acılarla
Köprüler kurulmasa da çok su akar umman arar
Dağlar orta çağda kaledir fethine kapar kapılarını
Kainat boştur kızıl elma olmasa
Ulu çınar en koyu en ağır gölgesini serip
Tanrı misafirini bekler ve heybesindekileri
Kırbadan suyun abdest azalarına süzülmesini
Ve toprağın öpeceği aklığı o pak alında
Mekan oyun sahasıyken üç harflilerin
Karanlığa gömülü övülmüş bekleyişle cumartesilere pazarlara boyun eğmezken
Dallara altın kese asan yiğitleri kovalarken bulutlu gözler
Bağlardan çok bahçeler hazırlıklıdır çiçekleriyle sepetleriyle
Külaha sarık yeğlemeleri döker zaman dile gelirse
Bozkır ordu bekleyişiyle dışında kalır tarihin
Analar bakır tasla su döker oğullarının ardından seferberliktir
Kan ırmaktır över mürekkebi
İstanbul, 25 Aralık 2011